bana bir şeyhler oluyor

yılmaz erdoğan tarafından kaleme alınmış, ilk kez 2003 yılında bkm tiyatro tarafından sahnelenen, bir demet tiyatro'dan da tanıdığımız oyuncuların rol aldığı tiyatro oyunu. ayrıca, 2005 yılında kitap olarak yayınlanmıştır. izlemek için: 1. - 2. - 3. - 4.

altan erkekli tiratlarından birine "yalnızlık, her kimliğe doğuştan yazılı tek uğraşıdır insanın bir yaşama sırasında. ter sermayesi, sahip olduğu tek şeydir. kıymetini bilmelidir, dedi. yalnızdır insan, hep kalabalıklar karışma telaşı bundandır. kalabalık yalnızlıklar, yalnız kalabalıklar oluşur şehir şehir, ülke ülke." diye devam eder. arada açıp izlemeyi, dinlemeyi ihmal etmemek gerekir.

yılmaz erdoğan esprilerinin tebessüm ettirdiği tiyatro oyunu. --- spoiler --- - anne ben çıkıyorum. + gec kalma! - tamam hemen çıkıyorum. --- spoiler --- özetle, tanrıyla konuştuğuna inanan masum bir adamı ve bu durumu gelire dönüştürmeye çalışırken kendini hakim karşısında bulan çevresini anlatmaktadır.

--- spoiler --- ya gördüm neyleyim insanlar var duvarın içinde. ya ben hep duvara konuştum ya da duvar değil konuştuğum içinde insanlar var. nedense beni anlasın istedim içinde insan olan duvarlar. bilmiyorum belki de ben gerçekten delirdim, onlar haklı belki de. içinde değil duvarların insanlar. sadece arasındalar. --- spoiler --- çok severim babuşlar, öyle böyle değil.

"anlatacaklarım var! vaaz vermek değil niyetim, duyduğumu söylemek. söylemeye değer şeyler duyuyorum zira. belki hayatı daha yaşanır kılmak için ya da belki sade, ama sade anlatmak için... sen anlat dedi tanrı bana, anlaşılsın diye değil, hiçbir mükâfat istemeden anlat... çünkü bir mükâfattır artık bir anlatıcıya doğru düzgün anlaşılmak! sen anlat dedi... sen sade anlat! umudu hatırlatsın diye umutsuzluğu, çâreye yol açsın diye çâresizliği anlat... ders verme dedi kimseye, çünkü hoca denmez öğrenmesini bitirene. çırakları olan bir çıraktır usta, olsa olsa... sen anlat dedi bana tanrı, sen sade anlat....”

en kısa zamanda tekrar izleyesim vardır

bu şımarmış donmuş kitlenmiş yauvv

--- spoiler --- - kızma canım bir soru daha soracağım. kaç yıldır burdasın sen ? + bu sene tam 16 yıl oluyor. - yapma be.16 yıl yiyecek ne suç işledin ? + sen salak mısın be. ben gardiyanım kardeşim. benle mahkumu bir mi tutuyorsun ? kardeşim ben maaş alan bir adamım. - vay be! ey ulu tanrım, iyi kötü bir maaş bağla hapiste bile kendini özgür hissedebiliyor insan. --- spoiler ---

ulaaaaaaan ağlattınız. ilk tiyatro oyunum olduğı için çok seviyorum komik ve akıcı bir oyun izlemenizi tavsiye ederim

arada sırada pazar günleri televizyonda yayınlanır. ve eskiden sistemi eleştiren gerçek sanat ürünleri icra ediliyormuş dedirtir.

"anlatacaklarım var. vaaz vermek değil niyetim, duyduğumu söylemek. söylemeye değer şeyler duyuyorum zira. belki hayatı daha yaşanır kılmak için. ya da belki sade ama sade anlatmak için. 'sen anlat.' dedi bana tanrı. anlaşılsın diye değil. hiçbir mükafat beklemeden anlat. çünkü bir mükafattır artık, bir anlatıcıya; doğru düzgün anlaşılmak.. 'sen anlat.' dedi bana tanrı. umudu hatırlatsın diye umutsuzluğu, çareye yol açsın diye çaresizliği anlat. 'ders verme.' dedi kimseye, çünkü hoca denmez öğrenmesini bitirene. çırakları olan bir çıraktır usta, olsa olsa. 'sen anlat.' dedi bana tanrı. sen sade anlat..." - link

altan erkekli’nin oyunculuğunun arşa erdiği bir tiyatrodur. tabi bunda yılmaz erdoğan’ın muhteşem senaryosu da önemli etkiye sahip. (#508400)